Takvimler 6 Şubat’ı gösterdiğinde Türkiye bambaşka bir güne uyandı. Kahramanmaraş merkezli meydana gelen 7,7 ve 7,6 şiddetindeki sarsıcı depremler yalnızca 11 ilde değil, Kuzey Suriye’de de büyük bir yıkıma yol açtı.
Pek çok yerleşim yerinin hatta geçmişin en canlı tanıkları olan tarihi eserlerin dahi yerle yeksan olmasına sebep oldu. Şiddetli sarsıntılarda 50.783 kişi hayatını kaybederken; 107.000 kişi de yaralı olarak kurtarıldı. Uluslararası Mavi Hilal Vakfı, bir gecede bütün hayatları değişen Türkiye ve Kuzey Suriye halkları için tüm imkanlarını yıllara dayanan engin tecrübesi ve birikimi ile birleştirerek temel insani yardım ve ihtiyaçların belirlenmesi için sahada aktif bir şekilde görev almaya başladı.
Uluslararası Mavi Hilal Vakfı, deprem bölgesinde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından onaylı psikososyal destek sağlamanın yanı sıra; temel gereksinimlere olan erişimi kolaylaştırmak adına hızlıca çözüm üreterek mobil mutfak, mobil duş ve tuvaletleri depremzedelerin hizmetine sundu. Ortaya çıkan beklenmedik ve zorlu koşullarda en fazla etkilenenlerin çocuklar olduğunun yüksek bilincinde olan Vakıf, yeni doğan, üç yaş altı ve okul çağında olan çocukları önceliklendirecek çetin kış şartlarında da zorlanmamaları adına giysi, sağlık yardımları (ilaç ve mobil hizmet hizmetleri dahil), hijyen malzemeleri, bebek bezi, mama desteği de sundu ve sunmaya da devam ediyor.
Kahramanmaraş ve Gaziantep’te çocukların bu süreci daha kolay atlatabilmesi için yapılan atölyelerden bazıları… |
Geçen zaman içerisinde deprem bölgesine yardım elini uzatmaktan vazgeçmeyen Uluslararası Mavi Hilal Vakfı, bölge halkının barınma sorununu ivedi şekilde çözebilmek adına pek çok önemli adım attı. Bunun bir nişanesi olarak ise 19 Ekim 2023’te Hatay’ın Serinyol Bölgesi’nde Türkiye - Kore Dostluk Kenti’nin resmi açılışı yapıldı. Yaklaşık 2000 kişinin barınacağı konteyner kente 170 adet oturuma hazır konteyner sağlamanın yanı sıra; bölgede düzenli olarak temel ihtiyaç kitlerinin dağıtımına, kadınlara yönelik güçlendirme çalışmalarına, psikososyal destek aktivitelerine, farkındalık oturumlarına ve bölge halkını yeniden kalkındırma amaçlı istihdam projelerini geliştirmeyi de sürdürmeye devam etti.
Türkiye - Kore Dostluk kenti açılışı, Hatay Serinyol |
Uluslararası Mavi Hilal Vakfı bu süreç içerisinde depremden en fazla zarar gören yerlerden biri olan Kuzey Suriye’yi de unutmadı ve burada da yardım faaliyetlerini aktif bir şekilde sürdürdü. Su depolarının zarar görmesi sebebi ile restore ve yeni su deposu çalışmalarına da ağırlık verildi. Üstelik Su ve Sanitasyon Projesi (WASH) kapsamında Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF) ile ortak çalışmalar kapsamında Azez’de bulunan İVA ve Kardeşlik Kampı içerisinde duş alanı ve tuvalet bloğu çalışmaları ele alındı. Aynı zamanda Muhawamah Kampı’nda kurulacak ve yaklaşık 600 kişinin barınmasının planlandığı yaşam merkezi için de geçtiğimiz aylarda çalışmalara başladı.
WASH Projesi kapsamında hazırlanan tuvalet ve duş alanı çalışmaları, Kuzey Suriye |
Yaşanan bu büyük felaketin üzerinden ise dile kolay tam 1 sene geçti. Bu süre zarfı içerisinde bölgede gerçekleştirilen çalışmaları ve durumu aktarmak adına Uluslararası Mavi Hilal Vakfı Hibeler ve Ortaklıklar Müdürü Heather Sonya Üner, 6 Şubat’ta Dubai Eye 103.8 radyo istasyonunda The Agenda programının sunucusu Georgia Tolley’nin konuğu oldu ve sorularını yanıtladı.
Yaşanan depremin ardından Vakfın bölgede geniş bir alana hakim olması sebebi ile hızlıca müdahale ettiğini dile getiren Üner, ilk andan itibaren sıcak çorba ve çadır desteği sağladıklarını sonrasında ise yardıma ve desteğe ihtiyaç duyan insanlar için toplum merkezleri açtıklarını sözlerine ekledi. Uluslararası Mavi Hilal Vakfı’nın hiçbir çalışanını kaybetmediği için şanslı olduğunu ancak çalışanlarının çoğunun evini, aile üyelerini, eşini ve tanıdıklarını kaybettiğinin altını çizdi. Vakfın, zorlu bir süreç içerisinden geçen çalışanlarına kendilerini toparlamaları için zaman tanıdığını ancak her birinin doğup büyüdükleri ve sadakatle bağlı oldukları yerlere ve insanlara büyük bir özveri ile yardım etmeyi tercih ettiklerini ifade etti.
Georgia Tolley’in yaşanan trajediden bir yıl sonra sahadaki durumun ne olduğu sorusuna büyük bir titizlilikle yanıt veren Üner, yıkımın manzarasının 1 yıl içerisinde değiştiğini ancak halen daha bölgede yapılması gerekenlerin olduğunu söyledi. İnsanların geçici barınaklarda, bazen konteyner evlerde, bazen de evlerinin olduğu alanlara kurdukları çadırlarda yaşadığını ifade etti. Şu anda vakıf tarafından kurulan kamplardan yalnızca bir tanesinde 440 konteyner evin olduğunu ve her birinin dolu olduğunu sözlerine ekledi.
Bölgede yaşayan insanların yalnızca maddi değil manevi olarak da zorlu bir süreçten geçtiğini belirten Üner, geride kalanların hayata tutunabilmesi ve acıları ile başa çıkabilmelerine yardımcı olmak için psikososyal destek sağladıklarını da dile getirdi. Yalnızca gıda ve hijyen paketi yardımlarını sürdürmeye değil aynı zamanda Vakıf olarak iyileşmeye odaklandıklarını dile getiren Üner, özellikle çocuklara ve gençlere ruh sağlığı desteği planladıklarını da sözlerine ekledi. Şu anda ise insanlara kendi evlerini yeniden nasıl inşa edeceklerini öğrettikleri heyecan verici bir programları olduğunu ifade etti. Suriye’de de benzer projelerinin olduğunu, burada su kuyularını yeniden inşa etmeyi umduklarını; yeni evler inşa etmek ve onarmak için konut malzemeleri sağladıklarını söyleyerek sözlerini noktaladı.
Röportajın tamamına link üzerinden 6 Şubat tarihli yayını seçerek 41:00 - 47:06 dakikaları arasında ulaşabilirsiniz:
https://www.dubaieye1038.com/on-air/the-agenda-with-georgia-tolley/